Popüler Yayınlar

27 Mart 2014 Perşembe

KALU - DA BELA


 OLAY GÜNÜ

            Bir davete gidiyorum. Bunun adına tanışma de, nikah ya da nişan. Biriyle gerçek bir tanışma faslı yaşamayalı çok uzun zaman oldu... Belkide adına söz demeliyiz. Ben söz vermişsem tutmam.! Senin anladığın şekilde tutmam. Bilmediğin bir güce o kadar çok sağdığım ki. Bir misyona itaatkarım, bir itin sahibine olduğu kadar.
            Duvarıma gömülen dolabımdan çıkardığım her kıyafet, milyonlarca yıllık bir define gibi, hayır milyonlarca yıllık bir yükü sırtlamış ,  derime defnedilmiş birer mazi... İşte italyan tasarımı takımım. Bir kahramanın, bir kötü adamın üniforması gibi. Jilet gibi, kırışmaz , kirlenmez , çünkü o en kirli adamın kamuflajı gibi... Kravat bağlamayı hayat da beceremem , ama becerdiğim kadınlar arasında bunu yapabilenler var... Kıyafetler önemlidir benim için, çünkü onlar birer kişiliktir. Yeni kişiliğimi askıya asıp iki üç adım attıktan sonra,  kafamı kırık aynanın altındaki musluğa soktum. Nefesimi tutup kafamı kaldırdım. Saçlarım burnuma düşmüştü ve yansımam da benim kadar sırılsıklam görünüyordu. Gözlerim perçemlerim arasından bana denizi fısıldıyordu. İçerisinde düzinelerce cesetleri yutan kirli bir denizi. Uzaklaştım karanlık maviden ve aynanın karşısında ne yapılabilecekse ona döndüm. Bir fön makinası, wax, ve bir fırça. Sakalıma dokundurduğum küçük rütuşlar.. Şimdi üzerimde kıyafetlerim, hazırım artık baştan aşağıya, uyum içerisindeyim. Lacivertlerim, sade ve beyaz ama ince kesim gömleğim, ve kolumda zamanı geldi diyen ' Black dice ' sim. BU sefer boy aynasın dayım , son bir prova yapıyorum, yeni kıyafetimin kişiliğine dokunarak, dokularımı yenilerken.    'Merhaba Ahid Gür adına bir rezervasyonum vardı. Teşekkürler misafirlerim geldimi acaba. Peki hemen karşımızdaki masa  boş mu.?  Onuda ayırır mısınız, bir saat içerisinde bur da olur kendileri. ' Telefonu cebimden çıkardım ve haber verdim. -  Peppermill'e gel, geç kalma.!
             Biraz zamana ihtiyaç duyduğumda erkenden damlarım varış noktama. Masama doğru ilerlerken, etrafı süzmeye, beynimin süzgecinden geçirip, bu anı bir daha hatırlamayı isteyip, istemeyceğimi düşünmeye başladım. Tavanı avizelerle kaplı, kırmızı koltukları, siyah deri sandalyeleri, güzel tablolar ve ambiyansa uymayan bir lcd... Uygun zemin, atış serbest ve tam kadro. O arada Fatih' i gördüm. Peppermill' in koridorundan içeriye doğru bakıyordu. Bur da ne aradığını mı arıyordu etrafta, yoksa yerini mi. Garson özür dileyerek yaklaştı yanına, ve tam karşımdaki masayı gösterdi. Beni gördü o anda, gözlerimle selamladım ve bir kerede ben gösterdim yerini, tabi ki yine gözlerimle. O geçti karşıma oturdu. Bir süre yalnızdık ikimizde iki ayrı masada, yalnız zaman geliyordu yavaş yavaş on bire. Tam o sırada bizim çakma italyanın, fransız hatunu geldi. Fatih her zamanki gibi beni anlamıştı ve yalnız gelmemişti. Yanında şık bir fransız cüzdan getirmişti. Saatime tekrar baktım, sonra iki turistin masasından çekip gözlerimi yeniden koridora çevirdim.O anda koridordan içeriye giren Ceyda’ yı gördüm. Ceyda Hiçbir zaman güzel bir kız olmadı. Ama bir şey vardı onda yinede insanları çeken, ben hariç. Şık olmuştu. Koyu mavi bir kot, spor mu giyinmiş biraz dahamı elegan olsaymış... Ceyda' yı incelerken o karşıma oturmuş çoktan, olacakları gözümden okumaya çalışıyordu.  Gereksiz bir sohbet yapmak istemiyorduk ikimizde.
 ' Nasılsın ' , dedi bana, saate baktım bende, birazdan iyi olacağım der gibi. Sonra tekrar kaldırdım kafamı,' Sen ' dedim.
·İstediğin kutuyu getirdim. Ne var bunun içerisinde?
·Boşver, kutuyu masanın üzerine bırakabilirsin.
  - Korkuyorum   birazdan burada olacakları nasıl kontrol altında tutmayı düşünüyorsun. Eğer bir planın varsa dinlemek isterim, yoksa buradan bir an önce gitmeyi düşünüyorum. Ben O ’nu kaybetmek istemiyorum.
Düşündüm saniyenin onda biri kadar. Saç derilerimde bir kıpırdanma hissedinceye kadar ve toparladım kendimi yeniden. Yüzüme o en sevimsiz ama ikna edici maskemi takarak yeniden konuşmaya başladım.
 - Otur Ceyda otur. Sabret Dante sadece otur! Şu anda yapacağın tek ters hareket de seni O ' nunla evlendirir, daha siz gerdeğe girmeden yatak odanıza ben girerim ve o küçük beynini kızlığını alır gibi büyük bir zevkle alırım. Şimdi git lavaboda biraz sakinleş, sigara falan iç.!                                                                                  
               
                Ceyda kitledi kendini, tepkisizleşerek koydu tavrını ve kalktı masadan,  insanların arasından gidiyordu. Cesaretini bir klozet kapağında zulalanmış şekilde bulmayı umut ederek. Ceyda kaybolurken koridorda O'na odaklanan gözlerimde karşımdaki masaya aldı algılarını. Fatih' in karşısındaki fransız hiç durmadan konuşuyordu, Ya da ben slow motion modunda izliyordum, işkence ediyordum kendime. Fatih' se her an kusacak gibi saklıyordu ağzındaki cümleleri ve yavaş yavaş bırakıyordu ifadelerini. Bense boyutları kırıyordum, veda etmeye çoktan başlamıştım burada ki tanıdığım ve tanımadığım, bugüne şahit olmak için şans bulmuş herkese. Zamanı yok edebilmenin heyecanı içerisinde. Ben onların masasına dalmışken, Fatih kafasını kaldırdı ve koridora yapıştırdı bakışlarını. Zamanlama harika mıydı yoksa biraz erken mi olmuştu, bilmiyorum. Ama bizim Cuma koridordan içeri giriyordu. Etrafa bakınıyordu , belli ki Ceyda'yı arıyordu gözleri. İşte o an benimle çarpıştı iki küçük gezegeni. Garsonu itekleyip yanıma doğru koşar adım yaklaştı. Ben kaçırmıştım gözlerimi ondan, sadece önümdeki bardakla oynuyordum.  Ama tok sesi bütün yoğunluğu almıştı masamdan. - Sen bur da ne arıyorsun? Kafamın içerisinde dans eden cümleleri bir araya toplayıp attım bilinç altıma. Gözlerine temas etmedim , şüphelenmemesi için. Çünkü cehennem bilinmezliktir. Sustum cehennemi açığa çıkarmamak için. Zaten artık bir yazar değil ressamdım, kaderi yazmamış çizmiştim, beni okumayacak seyredecekti. Fatih' e çevirdim kafamı fransızın kucağına eğilmiş bir şeyler fısıldıyordu. Sesini duyar gibi oldum belli belirsiz ve aklıma şu cümlesi geldi bir anda. '  Kurduğumuz en büyük kabus cehennem mi.? Ya da düşlediğimiz en büyük rüya cennet... Afallamıştı salağın avanağı. Elimle karşımdaki sandalyeyi işaret ettim. Eli titremiyor sanki tempo tutuyordu öd kesesine eşlik edercesine. Ayak sesleri mahsenin içinde, işte gölgesi ayın üzerinde olan kadın.! Ceyda görünmüştü yolun başında. Herkes susmuştu., Karşımda güç bela oturmuş olan adam sinir uçlarına kadar batmıştı. Masada artık olması gereken herkes vardı. Biliyordum sıfır noktası kaynıyordu. Perdelenen bu oyunun, final sahnesinin fon müziği yine Fatih'ten geldi. Derin bir soluğu bıraktı kafasını olacaklara gömerken, işte o an o dünyanın tanıdığım en iyi müzisyeniydi...
            Cahid kimdi? Namı değer Robin’in Cuma sı? Cahid benim kadim dostumdu. Dört yıl kadar önce bir adamla tanıştım. Kendini kaybetmiş, sanki her yerde beni arıyordu. Ne geceleri yatağında O'na eşlik edecek masalları vardı  nede uyurken geziceği bir fahişe tanıyordu. Hiç bilmediği halde belagat etmek isteyen, aşık olmaktan çok aşkı anlamaya çalışan bir adam. Tanışmamızın ilk senesini ona hiç bilmediği masalları anlatarak geçirdik. Okadar güzel dinliyordu ki Olduğunu söylüyordu ve olgunlaşıyordu. Sıyrılıyordu güneşten Ve gecenin karanlığı kadar yutuyordu dünyadaki her duyguyu. Bir yıl dönümünde ona hediye olarak bir fahişe sunmuştum. Çok şaşırmıştı, her gün imandan bahsederken ona, ona sunduğum bu dünyanın en güzel haramını yadırgıyordu.KOnduramıyordu bu yaptığımı, ama ben bir şey yapmıssam bunun boşa olmadığını düşünüyordu. Aramızdaki bugüne dek sürücek büyük sınav tam olarak ogün başlamıştı. Daha öncesi bu sınava bir girişti. Sonunda kazanabilmek için, savaşa dair envanter edinmek ve savaşmayı öğrenmekti.  O yılı fahişelerle geçirdi. Ne dinlediyse hepsini yaşamaya çalıştı. Her masal için bir fahişe seçtim O'na. Ve her masalı  bir fahişeyle yaşamaya başladı. Tiksiniyordu önceleri o düşler dünyasının şeytan mabedlerin de anlatılmasından, yaşanmasından. Sonra idrak etti bilinen tüm masalalrın fahişeler tarafından yazıldığını. Üçüncü senemizin ilk gününde kulağına tek bir cümle fısıldadım ' Aşk-ı liyakiyat'...  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

www.webdiyari.net